YouTube

  • DOLAR
    %0,06
  • EURO
    %0,35
  • ALTIN
    %0,60
  • BIST
    %-0,18
Dr. Alparslan Uyar, “Vertigo hastalığının  vücudun denge sisteminde yaşanan bir sorun”

Dr. Alparslan Uyar, “Vertigo hastalığının vücudun denge sisteminde yaşanan bir sorun”

Yerköy Toplum Sağlığı Başkanı Dr. Ali Alparslan Uyar, günümüzde artan vertigo hastalığının vücudun denge sisteminde yaşanan bir sorun nedeniyle ortaya çıkan baş dönmesi olarak ifade etti.
20102014uyarYerköy Toplum Sağlığı Başkanı Dr. Ali Alparslan Uyar, yaptığı açıklamada; vertigonun hastaların etrafın kendi çevresinde veya kendisinin etrafın çevresinde dönmesi şeklinde algıladığı bir hareket illüzyonu oluğunu belirterek; “Vertigo; genellikle baş dönmesi olarak adlandırılmakla birlikte, hareket yanılsamasını ifade eden spesifik bir terimdir” dedi.
Günümüzde sıklıkla görülen vertigo hastalığının oluş biçimi, nedenleri ve etkileri hakkında bilgi veren Dr Uyar şunları söyledi:
“Vertigo, iç kulağı (periferik) ya da beynin (santral) denge ile ilgili bölümlerini etkileyen hastalıklardan kaynaklanır. Dönme hissine ek olarak, bulantı, denge kaybı, duyma veya görme ile ilgili problemler ve başağrısı olabilir. Sıklıkla kişinin problemi tarif etmesine dayanarak ve muayene sonuçlarına göre tanı konulur, ancak bazen başka testler de gerekebilir. Bazen vertigoyu tetikleyen etkene göre basit önlemler almak ya da bir ilaç vertigoyu önleyebilir.
Denge organı, iç kulağımızın içinde yerleşmiş olan vestibüler labirenttir. Baş hareketlerini algılayan ince, kıl benzeri alıcılar (sensör) ve sıvı içeren ilmek şekilli yapılardan oluşmuştur. Bu kanalların tümü, küçük kalsiyum karbonat kristalleri ya da granülleri içeren iç kulak boşluğuna bağlıdır. Bu partiküller, yer çekimi ve ileri-geri hareketi tespit etmeye yardımcı olan alıcılara bağlıdır.
VERTİGONUN BELİRTİLERİ NELERDİR?
Vertigonun gerçekten var olup olmadığının belirlenmesi çok önemlidir. Vertigo hastalarında kendileri, çevreleri ya da her ikisi birden dönüyormuş hissi uyandıran rahatsız edici bir durum mevcuttur.
Bazı durumlarda kişi, sadece bir yana doğru çekiliyormuş gibi hisseder. Denge kaybı sonucu, yürüme güçlüğü oluşur. Vertigoya eşlik eden semptomlar vardır. Bunlar; vertigo nöbeti sırasında hızlı bir şekilde tekrarlayan anormal göz hareketi ile karakterize nistagmus, bulantı ve bazen kusma, iç kulak hastalıklarına bağlı vertigolarda bazen bu belirtilerin yanısıra; kulak çınlaması, ilerleyici duyma kaybı, etkilenen kulakta dolgunluk ya da baskı hissi de oluşur.
Vertigo, vücudun dengeyi sağlamakla görevli bölümlerinin hastalıklarından da kaynaklanabilir. Bu bölümler; iç kulak, beyin sapı ve beyincik, beyin sapı içindeki ya da beyin sapı ve beyinciğe bağlanan sinir ağıdır.
İç kulak, vücudun durmasını ve hareket etmesini algılayan bazı yapılar içerir. Bu yapıların algıladığı bilgiler sinirler yoluyla beyine gönderilir. Bu bilgiler beyin sapında işlenerek vücut duruşu ayarlanır ve beyincikte hareketler koordine edilir ve denge duygusu sağlanır.
İç Kulak Hastalıkları:
BPPV (Benign Pozisyonel Paroksismal Vertigo): Vertigo’nun diğer bir sık görülen tipi, iç kulak kanalında kalsiyum partikülleri birikimi nedeniyle meydana geldiği düşünülen iyi huylu ataklarla karakterize olan pozisyonel vertigo (BPPV)’dur. BPPV, sıklıkla yaşlı insanlarda görülür ve başın belirli yönlere döndürülmesiyle oluşan kısa süreli şiddetli baş dönmesiyle karakterizedir.
Bu vertigo türü, başınızı aniden yukarı aşağı hareket ettirdiğinizde ya da yatakta döndüğünüzde oluşabilir. Sebebi bilinmemekle beraber, üst solunum yolu enfeksiyonu ya da baş bölgesine kan akışının azalması hastalıktan sorumlu olabilir. PPV, rahatsız edici bir durum olmakla beraber, semptomları 30 ila 60 saniye içinde geçen, nadiren ciddi bir hastalıktır. Ortaya çıkmasına sebep olan hareketlerden uzak durmak, görülmesini azaltabilir.
Vestibüler Nörit: Ani başlangıçlı vertigo, bulantı-kusma ve nistagmus ile karakterize bir hastalıktır. Genellikle işitme kaybı yoktur. Vestibüler sinir enflamasyonu (sıklıkla viral) vardır. Vertigo baş hareketi ile kötüleşebilir. Birkaç günde azalarak devam eden şikayetler birkaç haftada kaybolur.
Meniere hastalığı: Vertigo atakları, kulakta çınlama, kulakta dolgunluk ve basınç hissi ve işitme kaybı ile ilişkili bir hastalıktır. Meniere hastalığının nedeninin iç kulakta sıvı toplanması (hidrops) olduğu düşünülmektedir. Tetikleyen faktör bilinmemekle birlikte, bağışıklık sisteminin reaksiyonu, alerji, otonom sinir siteminde dengesizlik, kulaktaki bazı yapıların blokajı ya da virüslerin neden olduğu viral bir hastalık neden olabilir.
Beyini Etkileyen Hastalıklar:
Atar damarlar aracılığıyla beyin sapı, beyincik ve beyinin arka bölümüne gelen kan akışının azalması vertigoya neden olabilir. Vertgioya neden olan, daha az görülen diğer hastalıklar, multipl skleroz, kafatasındaki kırıklar, kafa yaralanmaları, nöbetler, enfeksiyonlar ve kafa içi tümör gelişimleridir. Vertigo, bazen migrenin bir parçası olabilir ve bazen de başağrısı olmaksızın oluşur.
Beyin hastalıklarına bağlı vertigoya şu belirtiler eşlik edebilir: Baş ağrısı, konuşma güçlüğü, çift görme, kol veya bacakta güçsüzlü, koordinasyonsuz hareketler, bilinç kaybı vb…
Vertigo birkaç saniye içinde sonlanabilir veya saatler hatta günler boyu sürebilir. Vertigolu kişiler, bazen uzandıklarında ya da oturduklarında daha iyi hissedebilirler. Bununla birlikte vertigo hareket etmedikleri sırada bile devam edebilir. İç kulaktan kaynaklanan semptomlar, tipik olarak birkaç gün veya hafta içinde iyileşir; merkezi sinir sisteminin hastalıklarına bağlı semptomların iyileşmesi için ise haftalar ya da aylar gerekir.
NE ZAMAN DOKTORA BAŞVURULMALIDIR ?
Herhangi bir vertigo bulgusu veya belirtisinin doktor tarafından değerlendirilmesi gerekir. Vertigo oldukça güçten düşürücü bir hastalık olmakla birlikte, ilaçlarla kolaylıkla tedavi edilebilir. Vertigonun bazı belirti ve bulguları hastanede acil servis bölümünde değerlendirme gerektirebilir. Bunlar:
Çift görme, baş ağrısı, güçsüzlük, halsizlik, konuşma güçlüğü, anormal göz hareketleri, değişen düzeylerde bilinç kaybı, yürüme güçlüğü veya kollarda ve bacaklarda kontrolsüzlük gibi belirtilerdir.
TANI İÇİN HANGİ İNCELEME VE TESTLER YAPILIR?
Tanıda hastanın hikayesi yani anamnez çok önemlidir. Bunun yanı sıra fizik muayene, laboratuar tetkikleri (tam kan, biyokimya, lipid profili, tiroid fonksiyon testleri vs…), bilgisayarlı tomografi (BT), magnetik rezonans görüntüleme (MRI), doppler ultrason, odyolojik tetkik (işitme testleri), kalorik test, ENG gibi yardımcı testlerle tanı konulur.
NASIL TEDAVİ EDİLİR ?
Tedavi tanıya bağlıdır. Vertigosu olan herkes için tam bir medikal değerlendirme gerekir. Bu değerlendirme sonucunda gerçek neden ortaya çıkarılabilir ve altta yatan hastalığın tedavisi için bir veya daha fazla çözüm önerilebilir.
Tanı periferik (kulak, denge siniri) bir nedene bağlı ise KBB uzmanı tarafından tedavi edilirken, santral (beyin) nedenlere bağlı vertigoda bir nöroloji uzmanı tarafından değerlendirilmesi uygundur. İlaç tedavisi, sessiz bir odada yatak istirahati, tedavi edici manevralar (Epley, Semont gibi), sistemik nedenlere yönelik tedaviler (hipertansiyon, diyabet hastalığı, anemi vb…), tuzsuz diyet, kafeinli gıdalardan fakir diyet vertigonun sebebine göre tedavide kullanılır.”

Sosyal Medyada Paylaşın:

BİRDE BUNLARA BAKIN

Düşüncelerinizi bizimle paylaşırmısınız ?

Ucuz Davetiye - Davetiye Modelleri
reklam
NÖBETCİ ECZANE
Toknoloji