Yaklaşık bir aylık bir zaruri bir aradan sonra tekrar MERHABA sevgili Yerköylü hemşerilerim!
Bu hafta, eminim ki sizleri de çileden çıkaracak kadar saçma sapan bir hale gelen okul ve eğitim dizilerimiz üzerine hasbıhalleşeceğiz inşallah.
Şubat ayının başında ismi lazım değil bir TV kanalında BİZİM OKUL adlı bir dizi başladı. Haftalarca verilen fragman (parça) ve reklamlardan sonra gele gele geldi ki tam bir rezalet. Dizi yapımcılarının kendi esercikleriyle ilgili görüşleri ve amaçları şu şekilde:
“ Bizim Okul; öğrencilerin derslerde yeni bilgiler öğrenirken, aynı zamanda birlikte eğlenmeyi, sağlam dostluklar kurmayı, zor zamanlarında arkadaşlarının yanında olmayı öğrendiği bir hayat okulu… Okulun haylaz öğrencilerinin bir araya geldiği 10-A sınıfı ise öğretmenlerin korkulu rüyası…
Usta oyuncu Zeki Alasya’nın okul müdürü Gestapo Ayfer’i canlandıracağı dizide, müthiş bir kadro bir araya geldi.
Herkesin kendinden bir parça bulacağı Bizim Okul, 2 Şubat Cumartesi günü ……’de başlıyor!
Akasya Durağı’nın yapımcısı Türker İnanoğlu’nun yapımcısı olduğu Bizim Okul dizisi ……’de ekrana gelecek. Yönetmen koltuğunda Yaşar Seriner’in oturacağı dizinin Akasya Durağını kaleme alan Resul Ertaş yazıyor.
 
Akasya Durağı dizisinden tanıdığımız Zeki Alasya, Cezmi Baskın, Levent Ülgen, Pınar Aydın ve Bican Günalan’ın rol adığı dizinin diğer önemli oyuncuları ise Cem Davran ve Volkan Severcan.
Dizide Zeki Alasya, okul müdürü olarak seyirci karşısına çıkacak. Akasya Durağı’nın gedikli taksicileri Cezmi Baskın ve Levent Ülgen ise yeni dizide bu kez öğretmen olarak karşımıza çıkacaklar. ”
Evet görünürde ne kadar masum ve eğlenceli bir yapıt olarak karşımıza çıkarılan bu diziler artık vatandaşımızın da tepkisini iyiden iyiye çekmeye başladı. Yeter artık diyor etrafımda bu hususta görüştüğüm pek çok insan. Bu eserciklerin, evet esercik diyorum çünkü topluma ve millete katkısı olmayan bir eser tam bir eser sayılamayacağı için esercik olarak nitelendirilmelidir.
Diziyi izleyenler görmüşlerdir ki, okulun müdür yardımcısı adeta bir sapık rolünde gelen giden bayan öğretmenlere, velilere kadar sulanmakta. Öğretmenler kendi alanlarında bile bir şey bilmeyen, öğrencilerin elinde şaklabana çevirilen birer zavallı profilinde. Tek kelimeyle berbat bir dizi olduğunu ilk 15 dakikada bile anlayabiliyorsunuz. Ama bakalım daha ne rezaletler çıkacak diye bir sorgu ve sorumluluk içerisinde izlemeye devam ettim. Devam ettim ama gelin görün o gece ne kadar günaha girdim ben de bilmiyorum arkadaşlar. Allah’tan korkmak lazım birazcık. Bu nedir ya, bizim kültürümüzde öğrencimiz böyle mi, öğretmenlerimiz böyle mi ya? Bunu yapanlar bu güzelim ülkede eğitimin böyle olmasını istiyorlar galiba diye düşünmeden edemedim. Güya Hababam Sınıfı’nın çakmasını ve güncel halini yapmaya çalışmışlar; ama değil bir profesyonel bir amatör yapımcı bile bu kadar banal ve seviyesiz bir proje yapmazdı sanırım. Hababam’ın çakması bile olamadığı gibi yanından bile geçemez bu rezalet. Şiddetle kınıyor ve halkımızı da bu hususta sorumluluk hissetmeye irdelemeye ve sorgulamaya davet ediyorum. Gençlerimize böyle kötü, saçma sapan, ahlakın sıfırın altında olduğu, milli ve manevi değerlerin ayaklar altına alındığı bu gibi eserciklerin izlettirilmesi büyük bir vebaldir bilesiniz. Bizler de kendi çapımızda tiyatro, kısa film vb çeşitli etkinlikler yapıyoruz; ama biz birer amatör olarak bu konulara çok dikkat ediyorsak bu işten ekmek kazanan profesyonellerin çok çok daha dikkatli ve duyarlı olması gerekmez mi? Kişinin kendisine ve insanlığına yoksa bile içinde doğup büyüdüğü milletine ve kültürüne biraz saygısı olur. Arada çerez mahiyetinde yaramazlık, şımarıklıklar olur; fakat bu gibi dizilerin baştan sona kadar hepsi yaramazlık, şımarıklık ve sapıklık derecesine varan duyarsızlıklarla dolu maalesef.
Bilmiyorum ben mi çok gereksiz bir hassasiyet ve duyarlılık içerisinde gelecek için korkuyorum; yoksa gerçekten hâl budur da ben mi göremiyorum. Affınıza sığınarak bunu değerlendirmenizi istirham ediyorum. Selam ve saygı ile…