Ortadoğu da neler oluyor tüm dünya nefesini tutmuş gözlerini Ortadoğu ya dikmiş Tunus da başlayan isyan ateşi gittikçe Ortadoğu da şiddetlenmeye başlıyor. İsyanlar Tunus la kalmamakla birlikte tüm Ortadoğu coğrafyasında yayılmaya devam ediyor.Ciddi anlamda ayaklanmaların olduğu bu bölgede isyanlar, talanlar, ölümler inanılmaz derecede bir hale gelmiştir.Ortadoğu da ki: bu isyan ateşi dünya konjöktörünü de değiştireceği kesin. Bu olaylar sadece geçici bir halk ayaklanmasının dışında bir özgürlük ayaklanmasıdır.Halkın ekonomik, sosyal ve siyasal haklarının kısıtlanması halkı isyanın eşiğine getirmiştir.Muhalif kesimlerin başta devlet kurumlarına, başkanlık konutlarını, işyerlerini yamalarları Ortadoğu da değişimin zamanı geldiğini işaret etmektedir.Kimi batılı ülkeler başta Amerika Birleşik Devleti Ortadoğu da ki isyan ateşini yerinde bularak demokrasi geliyor sözleriyle anlamlandırırken, bazı devlet başkanları gelip geçici halk ayaklanmaları olarak nitelendirmektedir.Ortadoğu’da başlayan isyan ateşi en çok mazlum insanların ve çocukların ölmesine neden olmaktadır.Halka karşı silahlı güçlerini kullanan Ortadoğu dikta devlet başkanları halkın üzerine kurşun yağdırmaları insanlık dışı bir vahşetin görüntüsünün sergilenmesine neden oldular.Ömürlerini halkı sömürerek geçiren Hüsnü Mübarekler Muammer Kaddafiler halka karşı yaptıkları zulüm baskı yetmezmiş gibi meydana toplanan muhaliflerin üzerine kurşun yağdırmaları Ortadoğu da nasıl bir vahşetin yaşandığını da gözler önüne sermektedir.Tunsuda, Mısırda, Bahreyn en de Libya da ve diğer ülkelerdeki yöneticiler halkın sesine kulak vermelidir.Ortadoğu’daki yöneticilere şunu söylemek yeterledir.Kaba güçle hiçbir zaman sorunlar giderilmez asmakla kesmekle halkın susturulacağını zannediyorsanız yanılıyorsunuz Kendi hegemonyalarını korumak isteyen diktatör devrik başkanlar pes edeceklerini bile bile halkı sindirmeye çalışmaktadırlar.Mazlum insanların mağdur çocukların o aydınlık dünyaları gözyaşı kan ve ölüm olmaya devam ediyor.Ortadoğu da diktacı devrik liderlerin koltuklarını bırakıp tek kişilik devlet yönetiminden özgürlükçü demokrasi ve insan haklarına uygun bir yönetimin esas alınması gerekir.Her gün yüzlerce insanın cesetlerinin dolaştırıldığı Ortadoğu sokaklarında barış egemen olmalıdır.Halkın devletine güvendiği devletin de halkına güvendiği bir barış ortamının oluşmasına Ortadoğu ve tüm dünya ülkeleri destek vermelidir.globalleşen dünya da gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerin barışı esas almaları tüm dünyanın geleceği için önemli barış esas alınmasa bugün bu isyan ateşi diğer bölgelere sıçrar bunun önünü kimse alamaz.Ortadoğu da ve diğer bölgelerde süren çatışmalar sonlandırılmalı barışın egemen olduğu bir dünya düzeni oluşturulmalı.Ortadoğu da daha aydınlık yarınlara daha umutlu günler yaşamak dileğiyle selam olsun.