15 Temmuz Gecesi Yine Minarelerden Yükselecek! Selâ Hangi Saatte Okunacak?

Geçmiş yıllarda olduğu gibi bu yıl da 15 Temmuz gecesi sela ile şehitler anılacak. 2025 yılında sela saati merak ediliyor. İşte detaylar...

15 Temmuz Gecesi Yine Minarelerden Yükselecek! Selâ Hangi Saatte Okunacak?

15 Temmuz 2016’da yaşanan hain darbe girişiminin yıldönümünde Türkiye genelindeki camilerde sela okunarak şehitler anılıyor. Her yıl olduğu gibi bu yıl da 15 Temmuz 2025 gecesi sela okunacak ancak Diyanet İşleri Başkanlığı, bu yılki sela saatiyle ilgili resmi açıklamayı henüz yapmadı.

Geçtiğimiz yıl (2024), Diyanet’in koordinasyonunda ülke genelinde 90 bin camide sela okunmuş, cami ve minarelerin ışıkları sabah namazına kadar açık kalmıştı. Sela, 00.13’te okunmuş ve tüm Türkiye bu anlamlı sesi aynı anda dinlemişti. Bu yıl da benzer bir uygulamanın yapılması bekleniyor.

Sela; Arapça’da “dua” ve “namaz” anlamına gelirken, İslam geleneğinde Hz. Peygamber’e salât ve selâm göndermek, onu anmak, yâd etmek için okunan özel metinlerden oluşur. Osmanlı kültüründe de önemli bir yer tutan sela, özellikle kandil geceleri, cuma namazı öncesi ve cenazelerde cami minarelerinden duyulur.

Tarihi kökeni tekkeler dönemine kadar uzanan sela, “çağrı” ve “davet” anlamları da taşır. Bugün ise milletin birliğini ve manevi dirilişi simgeleyen özel günlerde, özellikle 15 Temmuz Demokrasi ve Millî Birlik Günü gibi anlamlı tarihlerde sela ile halk ortak bir duyguda buluşur.

Diyanet’in 2025 yılı için yapacağı resmi açıklama sonrasında, sela saati netleşmiş olacak. Vatandaşlar camilerden yükselecek bu manevi çağrıyı beklerken, o geceyi dualarla geçirmeye hazırlanıyor.

Selâ Nedir, Neden ve Ne Zaman Okunur? Minarelerden Yükselen Bu Davetin Anlamı Ne?

Selâ, İslam geleneğinde Hz. Peygamber’e salât ve selâm göndermek amacıyla okunan özel bir ibadet şeklidir. Genellikle ezandan önce veya cenaze namazının kılınacağını duyurmak için camilerden minare aracılığıyla okunur. Bu bağlamda en yaygın kullanılan selâ metinlerinden biri şöyledir:

“Es-salâtu ve’s-selâmu aleyke ya Resûlallah, es-salâtu ve’s-selâmu aleyke ya Habîballah, es-salâtu ve’s-selâmu aleyke ya Seyyide’l-evvelîne ve’l-âhirîn, ve selâmun ale’l-murselîn, ve’l-hamdu lillahi Rabbi’l-âlemîn.”

Bu metnin anlamı şu şekildedir:
“Salât ve selâm (Allah’ın rahmet ve esenliği) sana olsun ey Allah’ın Elçisi, salât ve selâm sana olsun ey Allah’ın sevgili kulu, salât ve selâm sana olsun ey geçmiş ve gelecek bütün insanların hayırlısı! Salât ve selâm tüm peygamberlere olsun. Hamd da âlemlerin Rabbi olan Allah’a mahsustur.”

Selâ, Hz. Muhammed’e (s.a.s.) duyulan sevgi ve saygının bir ifadesidir. Kur’an-ı Kerim’de ve sahih hadislerde Peygamber Efendimiz’e salât ve selâm getirilmesi teşvik edilmiştir (bkz. Ahzâb, 33/56; Tirmizî, Deavât, 65; Ebû Dâvûd, Tefrî‘, 23). Ancak Peygamber döneminde ve onu izleyen ilk dönemlerde camilerde selâ okunması uygulaması bulunmamaktadır.

Bununla birlikte, zamanla oluşan kültürel gelenek ve dinî duyarlılıkla birlikte çeşitli selâ metinleri ortaya çıkmış, bu metinler belirli gün ve gecelerde veya bir vefat durumunda okunur hâle gelmiştir. Selâ, bu anlamda dini açıdan sakınca taşımayan, güzel bir gelenek olarak kabul edilmektedir. Manevi hatırlatmalarla toplumu diri tutan bu uygulama, hem bireysel hem de toplumsal dini bilinç açısından önemli bir yere sahiptir.

Exit mobile version