Erdoğan: “Terörsüz Türkiye sürecinin başarısı için kararlılığımız tam”

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İstanbul Atatürk Kültür Merkezi’nde düzenlenen İlim Yayma Ödülleri Töreni’ne katılarak konuşma yaptı. Bu yıl dördüncüsü gerçekleştirilen törene ilişkin değerlendirmesinde, İlim Yayma Ödülleri’ne gösterilen ilginin her programda arttığını ve bu yıl 188 kurumdan 1324 başvuruyla yeni bir rekor kırıldığını belirtti. Ödüllerin önümüzdeki yıldan itibaren uluslararası bir boyut kazanacağının memnuniyet verici olduğunu söyleyen Erdoğan, “Niçin bizim bir Nobel’imiz olmasın? Bu adımı biz de atarız” ifadelerini kullandı.

Erdoğan, konuşmasında dünyada insanı hedef alan ve insanı hırpalayan yeni gerçekliklere dikkat çekti. İlim Yayma ailesinin çalışmalarını kutlayarak, eğitime ve bilime verilen önemin altını çizdi.

Gazze’de yaşananlara ilişkin değerlendirmesinde Erdoğan, İsrail’in Gazze’deki ateşkesi sürekli ihlal ettiğini ve bölgede kasıtlı bir kıyım politikasının uygulandığını ileri sürdü. Gazze’de sağlam kalan bina sayısının çok az olduğunu söyleyen Erdoğan, yaşananları “toplu kıyım” olarak nitelendirdi ve bu suçu görmezden gelmenin suça ortak olmak anlamına geleceğini belirtti. Konuşmasında şu ifadeler yer aldı: “İsrail uyduruk sebeplerle ateşkesi sürekli ihlal ediyor. Hamas’ın sabırlı bir yaklaşım içinde olduğunu görüyoruz.” Erdoğan, kış aylarına girildiğini hatırlatarak Gazze’deki yaraların sarılması ve insani yardımların ulaştırılması konusunda Türkiye’nin çaba içinde olduğunu vurguladı.

İnsani yardım sevkiyatları ve yardımların ulaştırılması konusuna değinen Cumhurbaşkanı, elinde bulunan konteynerlerle yardım göndermek istediklerini; buna rağmen İsrail tarafından engellemeler yaşandığını öne sürdü. İsrail liderliğine yönelik sert ifadeler kullanan Erdoğan, “Başlarında insanlıktan nasibini almamış bir katil var” diye konuştu. Ayrıca Gazze’de yaşamını yitiren gazetecilere ve medya kuruluşlarının rolüne dair eleştirilerde bulundu; uluslararası medya kuruluşlarının Gazze’de öldürülen yüzlerce gazetecinin haberini gerektiği şekilde yapmadığını savundu.

Terörle mücadele ve “Terörsüz Türkiye” hedefi üzerine Erdoğan, sürecin başarısı için iktidar, ittifak ve devlet düzeyinde tam kararlılık bulunduğunu söyledi. Konuşmasında, toplumun geniş kesimlerini kapsayan bir birliktelik ve yeni bir destan yazma vurgusu yaptı: “86 milyonla birlikte kendini bu topraklara ait hisseden 10 milyonları da yanımıza alarak hep beraber yepyeni bir destan yazmaya başlayacağız.” Yarım asırlık bir tezgâhı bozma çabasının hangi güçleri telaşlandırdığının farkında olduklarını belirten Erdoğan, hedefe yaklaşıldıkça sabotaj, medya operasyonları ve siyaset ile sosyal mühendislik faaliyetlerinin artacağını öngördüklerini ifade etti. Türkiye’nin başladığı yolun terörün olmadığı, kardeşliğin ve huzurun egemen olduğu bir menzile götüreceğini söyledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasında Terörsüz Türkiye sürecinin başarısını sağlama iradesine yeniden vurgu yaparak, “Terörsüz Türkiye sürecinin başarısı için iktidarımızın da ittifakımızın da devletimizin de kararlılığının tam olduğunun bilinmesini isterim” dedi.

Bunun yanı sıra Erdoğan, 29 Kasım Filistin Halkıyla Uluslararası Dayanışma Günü kapsamında sosyal medya hesabından bir paylaşımda bulundu. Paylaşımında, İsrail saldırılarında şehit olanlar için rahmet dileyen Erdoğan, Türk milleti adına Filistin halkını selamladı ve Gazze’deki yaralarını sarmaya çalışanlara insani yardımların ulaştırılması gayreti içinde olduklarını belirtti. Türkiye’nin adil ve kalıcı barış için ateşkesin muhafazası ve insani yardımlar noktasında üzerine düşeni yapmaya devam edeceğini ifade eden Cumhurbaşkanı, iki devletli çözüm politikasını 1967 sınırlarına dayalı, başkenti Doğu Kudüs olan bağımsız bir Filistin devleti kuruluncaya kadar sürdüreceklerini vurguladı.

Erdoğan’ın tören sırasındaki konuşması, İlim Yayma Ödülleri’nin artan katılımı ve uluslararasılaşma hedefi ile Gazze’ye ilişkin eleştiriler, insani yardım vurguları ve Terörsüz Türkiye hedefine dair kararlılık mesajlarını içeriyor. Tören ve Cumhurbaşkanı’nın sosyal medya paylaşımı, hem iç politika hem de dış politika konularında Cumhurbaşkanlığı cephesinin önceliklerini yansıtıyor.