Karaman Sihlar’da 2.1 Büyüklüğünde Deprem Meydana Geldi

12 Eylül 2025 tarihinde saat 09:14'te, Karaman'ın Sihlar bölgesinde Richter ölçeğine göre 2.1 büyüklüğünde ve 5.5 km derinlikte bir deprem meydana geldi.

Karaman, Sihlar, deprem, 2.1 büyüklük, 2025

Karaman, Sihlar, deprem, 2.1 büyüklük, 2025

Karaman, Sihlar, deprem, 2.1 büyüklük, 2025

Karaman, Sihlar, deprem, 2.1 büyüklük, 2025

Karaman, Sihlar, deprem, 2.1 büyüklük, 2025

SIHLAR-(KARAMAN) çevresinde saat 09:14:49’da 2.1 büyüklüğünde bir deprem meydana geldi.

SIHLAR’de, SIHLAR-(KARAMAN) açıklarına yaklaşık 5.5 kilometre uzaklıkta saat 09:14:49’da meydana gelen depremin büyüklüğü 2.1 olarak kaydedildi. Depremin yerin 5.5 kilometre derinliğinde oluştuğu bildirildi.

Sarsıntı, çevre bölgelerde de hissedilirken, şu ana kadar herhangi bir olumsuz ihbar yapılmadı. Yetkililer, depremin ardından bölgede olası artçı sarsıntılara karşı vatandaşları dikkatli olmaları konusunda uyardı.

Deprem Bilgileri

🔎 Büyüklük: 2.1
📍 Merkez: SIHLAR-(KARAMAN)
📏 Derinlik: 5.5 kilometre
⏰ Saat: 09:14:49

Gelişmeler yakından takip ediliyor ve gerekli birimler hazır durumda. Bölge halkı, resmi kurumlardan gelecek bilgilere göre hareket etmeye davet edildi.

🔍 Fay Bilgileri

 

TÜRKİYE’DEKİ DİRİ FAY SİSTEMLERİ VE DEPREMSELLİK

ORTA ANADOLU KITA İÇİ FAY SİSTEMİ DİRİ FAYLARI

Orta Anadolu Ova Bölgesi, kuzeyde KAFZ, doğuda DAFZ, güneyde Ege Kıbrıs Yayı ve batıda Ege Açılma Sistemi
arasında kalmış geniş bir bölgeyi kapsar. Bu bölgede KD-GB ve KB-GD doğrultulu bağımsız doğrultu atımlı faylar
ile KAFZ ve DAFZ’den ayrılan faylar bulunur.

Merzifon (Amasya) Fayı: Merzifon ovasını güneyden sınırlayan yaklaşık 30 km
uzunluktaki D-B gidişli fay Merzifon fayı  olarak adlandırılmıştır (Arpat ve Şaroğlu 1975,  Şaroğlu
vd. 1987). Fayın doğu ucunda, güney blok morfolojik olarak aşağıda bulunmaktadır. Şaroğlu vd. (1987), fayın doğu
ucunda, fay vadilerinin gelişmesi ve KAFZ ve Ezinepazarı fayına benzerliğine dayanarak, fayın sağ yönlü doğrultu
atım bileşenli, eğim atımlı normal fay olduğunu ileri sürmektedirler. Araştırmacılar, fayın Kuvaterner yaşlı
çökelleri kesmesi nedeniyle de diri fay olduğunu belirtmektedirler.

Ezinepazarı (Amasya) Fayı: Niksar’ın 10 km güneyinde, KAFZ’den ayrılarak GB’ya doğru
Ezinepazarı, Amasya, Sungurlu ilçelerinden geçen ve Delice civarında son bulan yaklaşık 250 km uzunluktaki fay,
Ezinepazarı fayı olarak adlandırılmıştır (Şaroğlu vd. 1987). Seymen (1975), fayın sağ yönlü doğrultu atımlı bir
fay ve KAFZ’nun bir devamı olduğunu belirtmiştir. Parejas vd. (1942), 1939 Erzincan deprem kırığının batı ucunun
bu fay üzerinde  olduğunu  ileri  sürmüştür.  Niksar-Ezinepazarı  arasında
kalan  56  km’lik bölümü, çok belirgin olup, D-B genel gidişlidir. Fay, KAFZ’na yaklaştığı
Yağmurlu-Hacıali köyleri civarında K80B gidişli olup, KAFZ ile iyi bir uyumluluk sergiler. Araştırmacılar, 1939
Erzincan deprem kırığının bu fay üzerinde de yüzey kırığı geliştirmesine bağlı olarak fayın diri olduğunu
belirtmişlerdir.

Kırşehir Yöresi Diri Fayları: Kırşehir yöresinde, Keskin-Yerköy-Mucur-Kaman arasında küçük
boyutlu, birbirinden bağımsız ve değişik doğrultulara sahip faylar Kırşehir yöresi diri fayları adı altında
incelenmiştir (Şaroğlu vd. 1987). Bu yöredeki faylar, Kırşehir-Mucur ve Keskin civarında dağılım göstermektedir.
Kırşehir-Mucur yöresindeki en belirgin fay, Mucur’un KD’sunda, Seyfe gölü güneyinde yer alan yaklaşık 7 km
uzunlukta, iki kırıktan oluşan KB-GD gidişli faylardır (Şaroğlu vd. 1987). Mucur yöresindeki diğer fay,
Mucur-Kırşehir karayolunun 8. km’sinde izlenebilen KB-GD gidişli faydır. Batı tarafı aşağıya düşmüş olan fay,
Neojen yaşlı birimleri kesmektedir. Ayrıca Kırşehir batısında Neojen yaşlı çökelleri kesen küçük boyutlarda üç
fay daha bulunmaktadır (Şaroğlu vd. 1987). Keskin civarında ise egemen olarak KKB-GGD ve KD-GB gidişli
birbirinden bağımsız ya da paralel olan iki kırık takımı uzanmaktadır (Şaroğlu vd. 1987). Bu fayların en
büyükleri yaklaşık 6 km civarındadır. Arni (1940), 1938 depreminde, Keskin yakınlarında uzanan faylarda yüzey
kırıklarının geliştiğini belirtmektedir. Şaroğlu vd. (1987), 1938 depreminden dolayı bu fayların tümünü olası
diri fay olarak nitelendirmişlerdir. Jackson ve McKenzie (1984) söz konusu depreminin fay düzlemini sağ yönlü
doğrultu atımlı faylanma olarak tespit etmişlerdir.

Gümüşkent (Nevşehir) Fayı: Nevşehir’in 25 km batısında, Gümüşkent’in 2 km kuzeyinde, yaklaşık 19
km uzunluktaki K60B gidişli fay, Gümüşkent fayı olarak adlandırılmıştır (Şaroğlu vd. 1987). Fay, güney bloğu
düşmüş normal fay karakterindedir. Şaroğlu vd. (1987), fayın Kuvaterner yaşlı birimleri etkileyip etkilemediğini
saptayamadıklarını fakat Kuvaterner morfolojisini etkilediklerini ileri sürmektedirler. Bu nedenle fay diri
olarak kabul edilmiştir.

Tuzgölü (Konya) Fayı: Tuzgölü’nün doğusunda, Kulu KD’su ile Bor arasında uzanan yaklaşık 180 km
uzunlukta, KB-GD genel gidişli fay Tuzgölü fayı (Şengör 1980, Şaroğlu vd. 1987), Şereflikoçhisar-Aksaray fayı
(Uygun 1981) olarak adlandırılmıştır. Tuzgölü fayının Kulu KD’su ile Boğazkaya köyü (Aksaray) arasında uzanan
100 km’lik bölümü morfolojik olarak doğudan Tuzgölü’nü sınırlamaktadır. 21.4.1983 Kulu-Köşker depremi, bu
bölümün batı ucunda olmuş ve Kulu ile Bala ilçelerine bağlı Köşker, Karahamzalı, Aktaş ve Abdülgediği köylerinde
hasar yapmıştır. Çok eski tarihsel kayıtlarda Şereflikoçhisar ve Aksaray’ı yıkan büyük depremlerin olduğu
görülmektedir. Şaroğlu vd. (1987), morfolojik verilere göre Tuzgölü fayı’nın bu kuzey bölümünün olası diri
olduğunu belirtmişlerdir. Tuzgölü fayının güney bölümü, yaklaşık 80 km uzunlukta olup, Boğazkaya (Aksaray) ile
Bor arasında uzanır. Fay, bu bölümde K42B gidişlidir ve Boğazkaya ile Altunhisar arasında morfolojik olarak çok
belirgindir. Şaroğlu vd. (1987), Tuzgölü fayının sağ yönlü doğrultu atım bileşenli eğim atımlı fay olduğunu,
ancak bölgesel tektonik rejime göre eğim atımın ters fay olması gerektiğini söylemektedirler.

Kilbasan-Hotamiş Gölü (Konya) Fay Zonu: Karaman kuzeyinde, yaklaşık 25 km uzunlukta, birkaç
faydan oluşan KKB-GGD gidişli fay zonu Kılbasan-Hotamışgölü (Konya) fay zonu olarak adlandırılmıştır (ġaroğlu
vd. 1987). Bu zonun iki önemli fayından birisi, Madenşehri-Eğilmez köyleri arasında uzanan yaklaşık 10 km
uzunlukta, ortası çöken mercek şekilli bir faydır (Şaroğlu vd. 1987). Bu zonun diğer fayı, Uzunkuyu-Firuz
arasında uzanan yaklaşık 5 km uzunlukta, K-G gidişli bir faydır (Şaroğlu vd. 1987). Alüvyonlar içinden geçen
fayın doğu tarafı yüksekte bulunmaktadır. Kılbasan-Hotamışgölü fay zonunun ikincisi, Adakale-Süleymanhacı
köyleri arasında uzanan yaklaşık 8.5 km uzunlukta, K10B gidişli faydır. Şaroğlu vd. (1987), normal fay
karakterinde olan bu iki fay arasında bulunan Acıgöl’ün fay denetiminde gelişmiş tektonik kökenli bir göl
olduğunu belirtmektedir. araştırmacılar, morfolojik verilere ve Pliyo-Kuvaterner yaşlı birimleri kesmelerine
bağlı olarak,fayın diri olduğunu ileri sürmektedirler.

Öşün (Aslanköy-Mersin) Fayı: Bolkardağı GB’sında, Yeşildere (Karaman) ile Aslanköy (Mersin)
arasında yer alan iki farklı doğrultuda gelişmiş faylar, Öşün fayı olarak adlandırılmıştır (Demirtaşlı vd. 1986,
Şaroğlu vd. 1987). Batıdaki fay, yaklaşık 20 km uzunlukta ve D-B gidişlidir. Şaroğlu vd. (1987), fayın doğrultu
atımlı ve düşey bileşenli olduğunu ileri sürmektedirler. Doğuda, Aslanköy kuzeyinde yer alan fay, yaklaşık 19 km
uzunlukta ve K46B gidişlidir. Şaroğlu vd. (1987), morfolojik verilere göre, fayın sağ yönlü doğrultu atımlı ve
olası diri olduğunu belirtmektedir.

Mut (Mersin) Fay Zonu: Mut civarında, 17 km uzunlukta ve 3 km genişlikte bir zon içinde dağılım
gösteren K50D genel gidişli birçok küçük boyutlu fay, Mut fay zonu adı altında incelenmiştir (Şaroğlu vd. 1987).
Araştırmacılar, fayları izleyen akarsu vadileri ve paralel sırtlara bağlı olarak, fayın düşey bileşenli doğrultu
atımlı ve olası diri olduğunu belirtmektedirler.

Karaisalı-Karsantı (Adana) Fay Zonu: Adana havazsı kuzeyinde, Ecemiş koridorunun güneyinde,
Karaisalı-Karsantı arasında, değişik boyutlarda ve doğrultulara sahip çok sayıda kırık Karaisalı-Karsantı fay
zonu adı altında incelenmiştir (Şaroğlu vd. 1987). Fay zonunda, KD-GB ve D-B olmak üzere iki egemen doğrultulu
fay yer almaktadır. Fay, Nergizlik (Karaisalı kuzeyi)-Karakütük köyleri arasında, 20 km’lik kesiminde çok
belirgindir. Fay, K45D doğrultuludur. Morfolojik verilere göre fayın bu parçası sol yönlü doğrultu atımlı
karakterdedir. Bu parçanın 10 km güneybatısında, 2-2.5 km uzunlukta aynı doğrultulu birkaç fay daha yer
almaktadır. Bu bölümde, Alt-Orta Miyosen yaşlı kireçtaşlarını kesen fay sol yönlüdür. Bu fay zonunun KD’sunda 19
km uzunlukta ve K85D gidişli diğer önemli bir fay yer almaktadır. Morfolojik veriler, bu fayın sağ yönlü
doğrultu atımlı fay olduğunu göstermektedir. Ayrıca, Karaisalı-Karsantı fay zonu ile Adana-İmamoğlu arasında,
çok geniş bir alanda dağılım gösteren küçük boyutlarda KD-GB genel gidişli faylar bulunmaktadır.

Ecemiş (Niğde) Fayı: Adana’nın kuzeyinde, KKD-GGB genel gidişli, değişik jeolojik birimleri yan
yana getiren uzun bir tektonik kuşak Ecemiş Koridoru olarak adlandırılmıştır (Blumenthal 1952, Arpat ve Şaroğlu
1975, Özgül 1976, Yetiş 1978, Tekeli vd. 1984, Şaroğlu vd. 1987). Yetiş (1978), Ecemiş fayının Lütesiyen
öncesi-Paleosen sonrası bir dönemde oluştuğunu; fayın hem düşey hem de doğrultu atım bileşenli olduğunu; düşey
bileşenin günümüzde geliştiğini; doğu bloğunun batı bloğa göre 10 metreden daha fazla yükseldiğini ve toplam sol
yönlü atımın 80 +/- 10 km olduğunu ileri sürmektedir. Tekeli vd. (1984), Ecemiş fayının Aladağlar’ın yapısal
evriminde önemli rol oynadığını ve en son hareketinin sol yönlü doğrultu atımlı olduğunu belirtmektedir.

Erciyes Fayı: Kayseri’nin KD’sunda, Sarımsaklı köyü ile güneyde Develi KD’sundaki Kızık köyü
arasında uzanan yaklaşık 63 km uzunlukta, KD-GB gidişli fay Erciyes Fayı olarak adlandırılımıştır (Güner vd.
1984, Şaroğlu vd. 1987). Erciyes fayı, Ecemiş fayı ile aynı doğrultuya sahip olması nedeniyle, Ecemiş fayının
devamı niteliğinde görünmektedir. Şaroğlu vd. (1987), Erciyes fayının düşey bileşenli sol yönlü doğrultu atımlı
fay olduğunu ileri sürmektedir. 20 Şubat 1940 depremi, Erciyes fayının en belirgin olduğu bir bölümde meydana
gelmiştir.

Deliler (Çorum) Fayı: Sarıoğlan ile Tuzla gölü arasında uzanan yaklaşık 70 km uzunlukta K76D
gidişli fay, Deliler fayı olarak adlandırılmıştır (Erkan vd. 1978, Şaroğlu vd. 1987). Şaroğlu vd. (1987), 30 km
güneybatısında yer alan sol yönlü doğrultu atımlı Erciyes fayına bağlı olarak, Deliler fayının da düşey
bileşenli sol yönlü doğrultu atımlı olacağını belirtmektedirler. Aynı araştırmacılar, morfolojik verilere göre,
fayın olası diri fay olarak nitelendirmişlerdir.

Sürgü (Malatya) Fayı: Doğu Anadolu Fay Zonu’nun Çelikhan-Gölbaşı arasındaki bölümünden ayrılan
genel gidişi D-B olan fay, Sürgü fayı olarak adlandırılmıştır (Perinçek ve Kozlu 1984, Şaroğlu vd. 1987). Arpat
ve Şaroğlu (1975), bu fayı DAF’ın bir kolu olarak kabul etmişlerdir. Fay, Çelikhan’ın batısında Seydo
mahallesinden başlar, batıda Sürgü’ye kadar 20 km devam eder. Sürgü batısında 18 km daha devam eder ve D-B doğrultusuna sahip olur. Aynı bölgede  8 km batıda K50D doğrultulu 11 km uzunluğunda başka bir fay daha yer alır (Şaroğlu vd. 1987). Bu iki fayın arasında fayın sıçramasına bağlı olrak bindirme türü küçük faylar
gelişmiştir. Şaroğlu vd. (1987), morfolojik verilere bağlı olarak fayın sol yönlü doğrultu atımlı olduğunu
belirtmektedir. 5 Mayıs 1986 Sürgü depremine bağlı olarak, fayı diri fay olarak sınıflandırmıştır.

Malatya Fayı: Malatya ovasının batısında, ovayı morfolojik olarak sınırlandıran KD-GB gidişli
belirgin bir çizgisellik yer almaktadır. Bu çizgiselliği oluşturan faylar, Malatya Fayı olarak adlandırılmıştır
(Arpat ve Şaroğlu 1975, Aktimur 1979, Şaroğlu vd. 1987). Fay, Doğanşehir GB’sında, Söğüt köyü yakınlarından
başlar, Akçadağ güneyinden geçer ve Yazıhan’a kadar devam eder. Malatya fayının yaklaşık 10 km batısında, Sürgü
fayının devamı olabilecek diğer bir fay yer alır. Doğanşehir batısında fay morfolojik olarak çok belirgin olup,
doğrultu atımlı faylara özgü morfoloji sunar. 1964 yılından olan deprem, muhtemelen bu fayla ilişkili olmaldır.

Ovacık (Tunceli) Fayı: Munzur Dağı’nın güneyinde, Ovacık ilçesinin (Tunceli) kuzeyinde yer alan,
15 km uzunlukta, K65D gidişli fay, Ovacık fayı olarak adlandırılmıştır (Arpat ve Şaroğlu 1975, Şaroğlu vd.
1987). Fay, Yılanlı-Karataş köyleri arasında dik bir eğime sahip olup, güneye eğimlidir. Fayın kuzey bloğu
güneye güneye göre aşağıda ve yine güneye eğimlidir. Şaroğlu vd. (1987), fayın ters atımlı olabileceğini
vurgulamaktadır. Araştırmacılar, Kuvaterner yaşlı buzul- akarsu çökellerini denetlemesine bağlı olarak, fayı
olası diri fay olarak nitelendirmişlerdir.

Salhançayı Fayı: 14 Ağustos 1996 depremine neden olan Salhançayı fayı olarak adlandırılmıştır
(Demirtaş 1996). Fay, yaklaşık 35-40 km uzunluktadır. Bu fay, Merzifon ovasının güneyini sınırlayarak Salhançayı
deresini izleyerek Saraycık ve Kamışlı köyleri yakınından geçmekte ve Çaybaşı köyüne kadar uzanmaktadır. Fay
Pliyosen yaşlı birimleri kesdiği için Pliyosen’den daha genç olduğu söylenebilir. Fay boyunca gözlenen iki
çek-ayır havza, fayın sağ yönlü doğrultu atımlı fay olduğunu göstermektedir.

 

ORTA ANADOLU KITA İÇİ FAY SİSTEMİ ÜZERİNDE MEYDANA GELEN TARİHSEL VE ALETSEL DÖNEM (M ≥ 5.5) DEPREM AKTİVİTESİ:

Tarihsel Dönem Depremleri: 5 şubat 1582 Kızılırmak, 12 Ağustos 1668 Beypazarı
(Ankara), 15 Ağustos 1668 Ankara, 9 Mayıs 1717 Kayseri, 14 Mart 1779 Arapkir (Malatya), Ağustos 1835 Kayseri
depremleri.

Aletsel Dönem Depremleri: 9 Mart 1902 Çankırı Ms=5.5, 19 Nisan 1938 Kaman (Kırşehir) Ms=6.6, 30
Temmuz 1940 Yozgat Ms=6.2, 14 Ağustos 1996 Salhançayı (Çorum-Amasya) Ms= 5.7, 06 Haziran 2000 Orta (Çankırı)
Mw=6.0, 20-27 Aralık 2007 Bala (Ankara) Mw=5.7, Mw=5.6 depremleri.

Kaynak:

  • Demirtaş, R.  Türkiye Diri Fayları, Deprem Etkinlikleri, Paleosismolojik Çalışmalar ve Gelecek
    Deprem Potansiyelleri.
  • F. Tuba Kadirioğlu, Recai F. Kartal, Tuğbay Kılıç, Doğan Kalafat, Tamer Y. Duman, Selim Özalp, Ömer Emre,
    An Improved Earthquake Catalogue (M ≥ 4.0) For Turkey And Near Surrounding (1900-2012). 2nd European
    Conference on Earthquake Engineering and Seismology, İstanbul Aug. 25-29,2014.Page:411-422 (Proceedings
    Book)

Daha fazla haber için tıklayın: Son Depremler

Bu haberi WhatsApp’ta paylaş

Exit mobile version