Yozgat Şehir Hastanesi Göğüs Cerrahisi Uzmanı Op. Dr. Nuri Düzgün, akciğer kanserinin tanı ve tedavi süreçleri hakkında detaylı açıklamalarda bulundu.
Op. Dr. Düzgün, akciğer kanserinin dünyada en çok ölüme yol açan kanser türü olduğunu vurgulayarak, sigaranın bu hastalığın gelişiminde %94 oranında sorumlu olduğunu belirtti.
İçindekiler
ToggleErkeklerde Daha Yaygın Görülüyor
Op. Dr. Nuri Düzgün, akciğer kanserinin erkeklerde kadınlara oranla daha sık görüldüğünü ifade etti. Kanserin, küçük hücreli ve küçük hücreli dışı olmak üzere iki ana kategoriye ayrıldığını ve bu ayrımın tedavi seçenekleri ile hastalığın seyrini belirlediğini dile getirdi. Hastaların büyük çoğunluğunun tanı anında lokal, bölgesel, metastatik veya tümörün sistemik etkilerine bağlı olarak semptomatik olduklarına dikkat çekti.
Geç Tanı Riski Yüksek
Op. Dr. Düzgün, akciğer ve bronş sisteminin ağrı duyusundan yoksun olması ve sigara içen hastaların öksürüğü çoğunlukla bir belirti olarak değerlendirmemesi nedeniyle akciğer kanserinin genellikle ileri evrelerde teşhis edildiğini belirtti. “Semptomlar kitlenin bölgesel büyümesiyle bağlantılı olabileceği gibi, metastaz veya paraneoplastik sendromlara bağlı olarak da değişkenlik gösterebilir” diye ekledi.
Tanı ve Tedavi Süreçleri
Akciğer kanserinden şüphelenilen hastalarda tanısal değerlendirme süreçlerinin oldukça kapsamlı olduğunu belirten Op. Dr. Düzgün, doku tanısı ve metastazların değerlendirilmesinin yanı sıra hastaların fonksiyonel durumlarının da göz önünde bulundurulduğunu söyledi. Tanının histolojik yöntemlerle; balgam sitolojisi, torasentez, lenf nodu biyopsisi, bronkoskopi, transtorasik iğne aspirasyonu, video yardımlı torakoskopi veya torakotomi ile elde edilebileceğini ifade etti.
Tedavi Yöntemleri ve Evreleme
Akciğer kanseri tedavisinin, tanımlanan tümörün türüne ve evresine göre değişiklik gösterdiğini vurgulayan Dr. Düzgün, Evre I ila IIIA küçük hücreli olmayan karsinom için cerrahi rezeksiyonun tercih edildiğini kaydetti. İleri evre küçük hücreli olmayan karsinom hastalarında ise radyoterapi, kemoterapi ve palyatif bakımı içeren multimodaliter bir tedavi yaklaşımı uygulanabileceğini belirtti. Küçük hücreli karsinomda ise kemoterapinin, özellikle sınırlı hastalıklarda radyoterapi ile birlikte, tedavinin temelini oluşturduğunu sözlerine ekledi.
Erken Tanı Hayat Kurtarır
Op. Dr. Nuri Düzgün, özellikle sigara kullanımının bırakılmasının akciğer kanserine yakalanma riskini ciddi ölçüde azalttığını belirterek, erken tanının tedavi başarısında hayati önem taşıdığını vurguladı. “Şüpheli semptomlar yaşayan bireylerin vakit kaybetmeden sağlık kuruluşlarına başvurmaları, hastalığın erken evrede teşhis edilip tedavi edilmesi açısından kritik öneme sahiptir” dedi.

