Iğdır, Türkiye’nin en doğusunda, Ermenistan ile komşu olan bir sınır şehridir. Tarih boyunca birçok medeniyete ev sahipliği yapmış olan Iğdır, 7 bin yılı aşkın bir süredir yerleşim görmektedir. Şehir, verimli tarım alanlarıyla ünlü olup, özellikle lezzetli ve sulu kayısısıyla tanınmaktadır. Iğdır’da düzenlenen kayısı festivali şehre renk katan özel etkinliklerden biridir. Bahar aylarında Iğdır’ın renkli ovaları ve yaylaları, doğaseverler için muhteşem bir tatil destinasyonu sunmaktadır.
Iğdır’ın tarihi, ilk yerleşimcileri olan Hurriler’den başlayarak Mittaniler, Hititler, Asurlular, Kimmerler, Medler, Persler, Sümerliler ve Subailer gibi çeşitli medeniyetlere ev sahipliği yapmıştır. Ancak şehre tarihi çehresini kazandıran medeniyet Urartular olmuştur. Daha sonra Selçuklular, Karakoyunlular, Akkoyunlular, Safeviler ve Osmanlılar hakimiyet kurmuş, kısa bir süre de Rus egemenliği yaşanmıştır. 1992 yılında ise Iğdır, Türkiye Cumhuriyeti’ne bağlı bir il olmuştur.
Iğdır, Ağrı Dağı’nın eteklerinde yer almakta olup, tarihi ve doğal güzellikleriyle ziyaretçilerini büyülemektedir. Ejder Kervansarayı, Iğdır’a 15 km uzaklıkta bulunan önemli bir yapıdır. Aynı zamanda Karakoyunlulara ait mezar taşları da şehirde önemli tarihi kalıntılardan biridir. Karakale Harabesi ise Urartular döneminden kalma bir yapı olup, şehrin tarihini yansıtmaktadır. Şehit Türkler Anıtı ve Müzesi ise Birinci Dünya Savaşı’nda hayatını kaybedenlerin anısına yapılmış Türkiye’nin en yüksek anıtıdır.
Doğal güzellikler açısından da zengin olan Iğdır’da Ağrı Dağı Milli Parkı, Tuzluca Tuz Mağaraları, Meteor Çukuru, Tuzluca Gökkuşağı Tepeleri, İrem Bağları ve Balıklı Göl gibi yerler görülmeye değerdir. Her biri farklı bir doğal harikayı barındıran bu yerler, ziyaretçilere unutulmaz bir deneyim sunmaktadır. Iğdır, tarihi ve doğal güzellikleriyle keşfedilmeyi bekleyen benzersiz bir şehirdir.