Ana Sayfa Arama Galeri Video Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

Sivrisinekler Tehlike Arttırıyor: Batı Nil Virüsü Nasıl Bulaşıyor?

Batı Nil Virüsü Riskini Artıran Sivrisinekler: Virüsün Bulaşma Yolları ve Etkili Korunma Stratejileri.

Batı Nil Virüsü Riskini

Yozgat İl Sağlık Müdürlüğü, Sağlık Bakanlığı’nın 2024 yılı içinde 6 kişide Batı Nil Virüsü’ne rastlandığını açıklamasının ardından virüsün bulaşma yolları ve korunma yöntemleri hakkında bilgi verdi.

Batı Nil Virüsü Enfeksiyonu’nun ana kaynağının sivrisinekler olduğunu belirten Sağlık Bakanlığı, bu virüsün insanlarda nörolojik hastalıklara ve ölümlere yol açabileceğini ifade etti. Virüs, Flaviviridae ailesinin Flavivirus cinsine ait bir RNA virüsüdür. Batı Nil Virüsü’nün yaşam döngüsünde, yabani kuşlar ana konaktır ve bu kuşlardan kan emen sivrisinekler, hastalık etkenini insanlara, bazı memelilere (at gibi) ve diğer yabani kuşlara taşır. Ancak, insanlarda ve atlarda enfeksiyon düşük viremi ile seyrettiğinden, bunlar diğer sivrisinekleri enfekte edemez ve dolayısıyla virüsün döngüsüne katılmazlar; son konak olurlar.

Virüs ilk olarak 1937 yılında Uganda’nın Batı Nil bölgesinde bir kadında izole edilmiştir. Kuşlarda ise ilk defa 1953 yılında Nil Deltası’nda tanımlanmıştır. İnsan enfeksiyonları dünya genelinde 50 yıldan uzun süredir görülmektedir ve hastalık, Afrika, Avrupa, Orta Doğu, Kuzey Amerika ve Batı Asya’da sıkça görülür. 2018 yılında Avrupa Bölgesi ve komşu ülkelerde vaka sayılarında artış bildirilmiştir. Türkiye’de ise 2010 yılından bu yana Batı Nil Virüsü vakaları bildirilmiştir.

Salgın bölgeleri genellikle kuş göç yolları üzerinde bulunur ve hastalık mevsimsel özellikler gösterir; yaz ve sonbaharın erken dönemlerinde ortaya çıkar.

Virüs, esas olarak hastalığa sebep olan virüsü taşıyan sivrisineklerin sokmasıyla bulaşır. Virüs, 40’tan fazla sivrisinek türünden izole edilmiş olmasına rağmen, daha sık olarak Culex cinsi sivrisinekler tarafından taşınır. Hastalığı taşıyan sivrisinekler genellikle gündüzleri bodrum katları, kilerler, mağaralar gibi ıssız yerlerde saklanır ve gece aktif hale gelirler.

Sivrisineklerin başlıca üreme alanları; ırmak kenarları, havuzlar, kuyular, yağmur suyu ile oluşan su birikintileri, bataklıklar, ağaç kovukları, erimiş kar suları, su dolu lastikler ve tenekelerdir.

Batı Nil Virüsü Enfeksiyonu’nun inkübasyon süresi 3-14 gündür ve belirtiler arasında ateş, baş ağrısı, halsizlik, kas ağrıları, bulantı, kusma, karın ağrısı, ishal, cilt döküntüsü, kas titremesi, uyku hali ve nadiren koma yer alır. Nörolojik hastalık ve ölüm riski, yaşlı hastalarda daha yüksek görülmektedir. Tedavi destekleyici tedavi şeklindedir ve hastalığı önlemek için aşı bulunmamaktadır. Hastalık insandan insana doğrudan temasla geçmez.

Korunma Yöntemleri:

  • Sivrisinek sokmalarına karşı önlem alınmalıdır:
    • Sivrisineklerin aktif olduğu saatlerde (güneş battıktan sonra) açık alanda fazla kalınmamalı, kalınması durumunda kapalı giysiler giyilmelidir.
    • Pencerelere ve kapılara sineklik takılmalı, sivrisineklerin yoğun olduğu dönemlerde cibinlik kullanılmalıdır.
    • Kapalı ortamlarda hava dolaşımını artıracak vantilatör veya klima gibi cihazlar kullanılmalıdır.
  • Sivrisinek üreme alanları yok edilmelidir:
    • Lastik tekerlekleri, teneke kutular, boş saksılar, su varilleri gibi sivrisineklerin üreyebileceği yerlerde su birikmesini önlemeli ve bu alanların bakımını sağlamalıdır.
    • Suyu biriktiren kap ve oyuncaklar düzenli olarak boşaltılmalı ve kullanılmadığında ters çevrilmelidir.
    • Hayvan sulukları ve yalakları düzenli olarak temizlenmeli ve içindeki sular haftada en az üç kez değiştirilmelidir.
    • Açık foseptik çukurlar kapatılmalı ve evlerin yakınındaki küçük su birikintileri kurutulmalıdır.