İsrail’in Filistin’e yönelik saldırıları ve işgal politikalarına karşı dünya genelinde başlatılan tüketici boykotları, Türkiye’de de birçok markayı gündeme getirdi. Bu kapsamda en çok merak edilen markalardan biri de market raflarında sıkça görülen First Sakız oldu. “First sakız kimin?”, “First İsrail malı mı?” ve “First boykot mu?” soruları son günlerde arama motorlarında yoğun şekilde aratılmaya başlandı.
FIRST SAKIZ KİMİN?
First, Türkiye’de uzun süredir tüketilen şekersiz sakız markalarından biridir. Bu marka, merkezi ABD’nin Illinois eyaletinde bulunan Mondelez International şirketine aittir. Mondelez, küresel ölçekte birçok atıştırmalık markasını bünyesinde barındıran dev bir gıda şirketidir.
MONDELEZ VE İSRAİL İDDİALARI
Mondelez International, doğrudan İsrail merkezli bir üretici ya da dağıtıcı olmasa da, İsrail’deki bazı teknoloji ve gıda girişimlerine yatırım yapması nedeniyle eleştirilerin odağı haline gelmiştir. Şirketin İsrail merkezli “The Kitchen Hub” ve “Torr FoodTech” gibi kuruluşlarla iş birliği içinde olması, bu yatırımların dolaylı olarak İsrail’e ekonomik katkı sağladığı şeklinde yorumlanmaktadır.
Bu nedenle, First markası da İsrail’i destekleyen markalar listesine dahil edilerek, sosyal medya üzerinden organize edilen boykot kampanyalarına konu olmaktadır.
BOYKOT LİSTESİNDE HANGİ MARKALAR VAR?
First Sakız’ın yanı sıra, yine Mondelez grubuna ait olan Falım, Bubblicious, Tofita, Şıpsevdi ve Tipitip gibi popüler ürünler de aynı gerekçeyle boykot kapsamına alınmıştır. Bu markalar, özellikle sosyal medya platformlarında yayımlanan güncel boykot listelerinde sıkça yer almaktadır.
TÜKETİCİLER NE YAPMALI?
Uzmanlar, boykot eylemlerinin etkili olabilmesi için tüketicilerin bilinçli ve sürdürülebilir bir strateji izlemesi gerektiğini vurguluyor. Bilgilendirme kampanyaları, alternatif yerli ürünlerin teşvik edilmesi ve uzun vadeli farkındalık çalışmaları, bu sürecin başarısını doğrudan etkileyen unsurlar arasında yer alıyor.
Öte yandan, tüketiciler özellikle uluslararası sermayeye sahip şirketlerin hangi ülkelere yatırım yaptığını veya hangi ülkelerle iş birliği içinde olduklarını araştırarak, etik ve vicdani tercihlerde bulunmaya özen göstermeye başladı.

