Nöbetçi Eczaneler
Türkiye, hava kirliliği sorunu ile karşı karşıya. Son verilere göre, son iki yılda hava kirliliğine bağlı nedenlerle 127 bin kişi yaşamını yitirdi. Uzmanlar, hava kirliliğinin yalnızca solunum yollarını değil, kalp-damar ve sinir sistemini de olumsuz etkilediğini vurguluyor. İstanbul Teknik Üniversitesi İklim Bilimi ve Meteoroloji Mühendisliği Bölümü Öğretim Görevlisi Prof. Dr. Hüseyin Toros, “Bir insan günde ortalama 15 kilogram hava soluyor. Soluduğumuz hava, akciğerlerden kalp ve damar yoluyla tüm vücuda yayılıyor.” dedi.
2023–2024 yıllarını kapsayan dönemde Türkiye genelinde yaklaşık 127 bin kişinin hava kirliliği kaynaklı hastalıklar nedeniyle yaşamını yitirdiği belirtiliyor. Dünya genelinde ise bu sayı 8 milyonun üzerinde. Uzmanlar, kış aylarında yakılan soba, yoğun trafik, artan sanayi faaliyetleri ve betonlaşmanın hava kirliliğini artıran başlıca unsurlar olduğunu ifade etti.
İstanbul’da yapılan ölçümler, bazı ilçelerdeki hava kalitesinin sağlık sınırlarının üzerinde olduğunu gösterdi. 2023–2024 yılı verilerine göre, hava kirliliği en yüksek ilçeler arasında Esenyurt, Yenibosna, Şişli ve Kartal yer alıyor. Bu ilçelerde ölçülen partikül madde oranları, Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) tarafından önerilen sınır değerlerin çok üstünde.
Buna karşın, İstanbul’un Büyükada, Şile ve Sarıyer gibi bazı bölgelerinde hava kalitesinin daha iyi olduğu tespit edildi. Uzmanlara göre, bu yerlerde yeşil alan yoğunluğu, düşük trafik hacmi ve deniz etkisi hava kalitesini koruyucu önemli faktörler arasında.
Hava kirliliği yalnızca fiziksel sağlık üzerinde değil, mental sağlık üzerinde de olumsuz etkilere yol açabiliyor. Son araştırmalar, hava kirliliğinin Alzheimer ve demans riskini artırabileceğini ortaya koydu. Prof. Dr. Toros, “Soluduğumuz hava, akciğerlerden kalp ve damar sistemine ulaşarak tüm organlara yayılıyor. Havanın kalitesi doğrudan yaşam kalitemizi belirliyor.” ifadelerini kullandı.
Türkiye genelinde hava kirliliği sorunu sadece İstanbul ile sınırlı kalmıyor. Iğdır, Erzincan ve Kütahya gibi şehirler de düşük hava kalitesi ile öne çıkıyor. Uzmanlar, bu şehirlerde sanayi tesisleri, evsel ısınma yöntemleri ve coğrafi koşulların kirlilik oranlarını artırdığını belirtiyor. Vatandaşlar, özellikle sabah ve akşam saatlerinde trafiğin yoğun olduğu bölgelerde bulunmamaya özen göstermeli.
KAYNAK : Haber Merkezi
